Yaşadıklarıma katlanamıyorum; ölmek istiyorum, Yiğit!

ZELİHA: Kübra, sen niye Elif'i emzirmiyorusun?

KÜBRA: Sütüm kesildi!

Yiğit, işlerini büyütmeye devam eder.. Bulgaristan'da iki kumarhaneyi işletmeye başlar... Bu sırada, Ender ve Selim'den Derya'nın Nihat ile olan yakınlaşmasını öğrenir!

Ömer Ziya ve Komiser Levent Yiğit'in etrafındakileri kendilerine çekmeye başlamıştır!

Yiğit, Derya'yı Nihat konusunda uyarmıştır; fakat, Derya Yiğit'in bu yaklaşımını çok sert bir şekilde karşılar!..

Yılmaz, Sibel'e evlilik konusunda açılmıştır..

Sibel'in bu duruma olan tepkisi ise alaycı bir gülmedir!

Ender ve Selim, Nihat'ın Derya'ya olan yaklaşmasını Yiğit'e ve ekibe indirilecek darbenin planı olarak görmektedir!

Hakkı, emrinde olduğu "Büyük Abi"ye Bulgaristan'daki kumarhaneden bahsettiğini ve bu işin hoşuna gitmediğini Yiğit'e açıklar.. Büyük Abi, işlerin gidişatını konuşmak için herkesi toplantıya çağırır, Yiğit'in de olacağı bu toplantı onun için çok önemlidir!

Hakkı, Büyük Abi'nin özellikle Yiğit ile tanışmak istediğini Nihat'a söyler.. Nihat, bu duruma biraz sinirlense de Yiğit için bir planı vardır!

Cinayet masası komiseri Levent Derya'yı Nihat konusunda ajanlık yapması için sıkıştırmaya devam etmektedir!

Derya, Nihat ile ayrıldığını söyleyerek bu isteği kabul etmez..

Cinayet masası komiseri, babasının ölümünü öne sürerek ile Derya'yı mecbur eder!

Emir ve Kübra akşam yemeğine çıkmışlardır ve Elif bebeğe bakma işi Derya'ya kalmıştır!

Emir ve Kübra başbaşa akşam yemeği yemektedirler..

Kübra, bu ortamın farkında değilmiş gibi durgundur!

Emir, Kübra'nın bu durumunun nedenini anlamaya çalışır!

KÜBRA: Uyanmak o kadar zulüm ki bana; sabah kalkıyorum öyle, yarım saat bomboş bakıyorum duvara aptal gibi..

KÜBRA: Ben sandım ki, kendi küçük akvaryumumdan büyük denize atlarsam mutlu olurum!.. Ne çabuk oltaya geldim değil mi?

EMİR: Biz seninle en kısa bir zamanda doktor gidelim..

KÜBRA: Ben artık iyileşemem; benim için, bu kadar uğraşma ne olur!.. Şimdiye kadar Elif olmasaydı, çoktan her şeyi bırakmıştım ben..

Yiğit, telefonda büyük patron ile olacak toplantıdan konuşmaktadır ve Emir bu konuşulanlara kulak kabartır..

Kübra, mutfakta Zeliha'nın sakinleştirici ilacından içmektedir.

Emir, Kübra'yı ilacı içerken görür..

Emir uzun süredir bu ilacı kullanıp kullanmadığını sorar ve Kübra içtiğini ve kendisine iyi geldiğini söyler..

Emir, Kübra'nın bu halini hiç iyi karşılamaz ve Kübra'nın bu durumu onu çok korkutmuştur!

Hakkı, oğlu Yılmaz ile Sibel'in başbaşa yemek yediği magazin haberini gazeteden okumuştur ve çok sinirlenmiştir!

Emir, Yiğit'ten kulak misafiri olduğu telefon görüşmesinden hocası Ömer Bey'e bahsetmiştir.. Büyük Abi'nin ortaya çıkacağı ümidi Ömer Beyi heyecanlandırır!..

Emir, Komiser Levent'i de işin içinde görünce canı çok sıkılır; fakat, kardeşi Yiğit'i bu durumdan kurtarmak için yardım etmeye devam eder..

Cumhuriyet Başsavcısı da masalarına oturunca Emir durumun büyüklüğünü kavramaya başlamıştır ve plan içinde hareket etmeye devam eder..

Sibel, Yılmaz'ı gazetedeki haber yüzündenaramıştır ve gizli bir düşüncesi olduğu bellidir!

SİBEL: Bu akşam kapıma geldiğinde "Bitti, Yiğit!" diyeceğim!..

Derya, Nihat'ın evine gelmiştir ve aklında Komiser Levent'in ondan istedikleri vardır!

Yemek esnasında Elif bebeğin ağlama sesi duyulur ve Kübra'nın umursamazlığı da Yiğit ve diğerlerin dikkatini çeker..

Emir iyice telaşlanmıştır..

Emir, Yiğit'e Kübra'ın annesinin ilaçlarını aldığı ve psikolojik olarak kötü olduğundan bahseder!..

Kübra, Zeliha ile tartışmaya başlar.. Tartışmanın yoğunluğu ve ilaçlarında etkisiyle bayılır..

KÜBRA: Yaşadıklarıma katlanamıyorum; ölmek istiyorum, Yiğit!

YİĞİT: Sen mücadeleci bir kadınsın; bunu da, atlatacaksın!

SİBEL: Niye sırtını döndün bana!

Kübra bileğini keser!

Şeref Meselesi her Pazar saat 20:00'de Kanal D'de!

Şeref Meselesi her Pazar saat 20:00'de Kanal D'de!